İlk yazıma yazmak üzerine bir şeyler söyleyerek başlamak istedim…
Yazmak için önce okumak, okumak için de bir şeyleri dert edinmek gerekir. Toplumda meydana gelen olaylardan kaygılanan, olumsuz durumlardan rahatsız olan insanlar yazdıkları ile çözüm arayışına girerler. Şayet her şeyin yolunda gittiğini düşünüyorsanız yazacak da bir şey bulmanız zor olacaktır.Heyecanla sarıldığımız şiirler, öyküler, romanlar dönemini yansıtırcasına bir şeyler anlatmak derdindedir. Yazmak bu nedenle bir dert edinmektir.
Bir yazı, duyarlılıkla başlayıp, bilgi birikimi ile ilerleyen bir sürecin sonucunda vücut bulur. Bu birikim çok okumak ve okuduğunu anlamlandırabilmek ile mümkündür.Ülkemizde binlerce kitap, makale, köşe yazısı, akademik tez bulunmaktadır. Fakat bunlar arasında okumaya değer, özgün, üzerinde derin düşünme ve sorgulama yapılabilecek eser sayısı oldukça azdır. Yani bir sorusu ve derdi olmayan yazılardır bunlar.Toplum olarak okuma alışkanlığımız olmadığı gibi yazma becerimizin de çok geliştiğini söylemek mümkün değil. Bu nedenle “Neden yazamıyoruz?” ve “Nasıl yazacağız ?” soruları üzerine düşünmek gerekmektedir.
Yazılarımla hem kendi açımdan yazma pratiğimi geliştirmek hem de sizlerin geri dönüşleri ile bilgi eksiklerimi gidermeyi hedefliyorum.
Saygı ve sevgilerimle.